Bireysel emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından yapılan hangi tür ödemeler menkul sermaye iradı sayılır?

6327 sayılı Kanunun 6 ncı  maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinde yapılan değişiklikler  uyarınca;
– Tüzel kişiliği haiz emekli  sandıkları, yardım sandıkları ile sigorta ve emeklilik şirketleri tarafından;
a) On yıldan az süreyle prim veya  aidat ödeyerek ayrılanlara ödenen irat tutarları,
b) On yıl süreyle prim veya aidat  ödeyerek ayrılanlar ile vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle  ayrılanlara ödenen irat tutarları,
– Bireysel emeklilik sisteminden;
a) On yıldan az süreyle katkı  payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan  ödemelerin içerdiği irat tutarı (28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel  Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında bireysel emeklilik  hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden  irat tutarı dâhil.),
b) On yıl süreyle katkı payı  ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre  içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632  sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının  ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dâhil.),
c) Emeklilik hakkı kazananlar ile  bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara  yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel  emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına  isabet eden irat tutarı dâhil.),
menkul sermaye iradı olarak  tanımlanmıştır.
Anılan maddeye eklenen fıkra  hükmü gereği irat tutarı;
– Şahıs sigortaları kapsamında  yapılan ödemelerde varsa fesih ve iştira kesintisi indirilmeden önceki birikim  tutarından, yatırıma yönlendirilen tutar indirilerek,
– Bireysel emeklilik sistemi  kapsamında yapılan ödemelerde ise hak kazanılan Devlet katkısı ve getirileri dâhil  ödemeye konu toplam birikim tutarından, (varsa ertelenmiş giriş aidatı  indirilmeksizin) ödenen katkı payları ve Devlet katkısının hak edilen kısmı  indirilerek,hesaplanacaktır.

Şahıs sigorta şirketlerine ödenen şahıs sigorta primleri ile bireysel emeklilik şirketlerine ödenen katkı payları gelir vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılabilir mi?

Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu  maddesine göre, beyan edilen gelirin % 15’ini ve asgarî ücretin yıllık tutarını  aşmamak şartıyla (Bu şartın tespitinde işverenler tarafından ücretliler adına  bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları ile 63 üncü maddenin birinci  fıkrasının (3) numaralı bendi ve bu bent kapsamında indirim konusu yapılacak  prim ödemelerinin toplam tutarı birlikte dikkate alınır.) mükellefin şahsına,  eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenen primlerin %50’si ile  ölüm, kaza, hastalık, sağlık, engellilik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs  sigorta primleri (Sigortanın Türkiye’de kâin ve merkezi Türkiye’de bulunan bir  emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması, prim tutarlarının  gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olması ve ücret geliri elde edenlerin  ücretlerinin safi tutarının hesaplanması sırasında ayrıca indirilmemiş  bulunması şartıyla, eşlerin veya çocukların ayrı beyanname vermeleri halinde,  bunlara ait prim kendi gelirlerinden indirilir.) indirim konusu yapılabilir.

6327 sayılı Kanunun 5 ve 8 inci  maddeleriyle Gelir Vergisi Kanununun 63 ve 89 uncu maddelerinde yapılan  değişiklikler uyarınca, 01/01/2013 tarihinden itibaren, ücretliler için vergiye  tabi ücret matrahının; yıllık beyanname veren mükellefler için vergi  matrahlarının tespitinde bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları  indirim konusu yapılamayacaktır.

Şahıs sigorta şirketlerine ödenen şahıs sigorta primleri ile bireysel emeklilik şirketlerine ödenen katkı payları ücret matrahından ne şekilde indirilir?

Gelir Vergisi Kanununun 63/3 üncü  maddesine göre, sigortanın Türkiye’de kâin ve merkezi Türkiye’de bulunan bir  emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla; ücretlinin  şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortası poliçeleri için hizmet  erbabı tarafından ödenen primlerin %50’si ile ölüm, kaza, sağlık, hastalık,  engellilik, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri  için hizmet erbabı tarafından ödenen primler indirim konusu  yapılmaktadır.(İndirim konusu yapılacak primler toplamı, ödendiği ayda elde  edilen ücretin %15’ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz.)

6327 sayılı Kanunun 5 inci  maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3)  numaralı bendinde yapılan değişiklik uyarınca, 01/01/2013 tarihinden itibaren,  ücretliler için vergiye tabi ücret matrahının tespitinde bireysel emeklilik  sistemine ödenen katkı payları indirim konusu yapılamayacaktır.

Bir ücretli yapmış olduğu şahıs sigorta primlerini hangi şartlarda indirim konusu yapabilir?

1- Şahıs sigorta şirketlerine ödenen şahıs sigorta primlerinin, mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait olması.
2- Sigorta şirketinin Türkiye’de kâin ve merkezinin Türkiye’de olması.
3- Sigorta mukavelesinin bu nitelikteki şirketlerle yapılması.
4- Sigorta priminin ödenmiş olduğunun belgelendirilmesi.
5- Mükelleflerce ödenen primlerin yıllık beyanname ile beyan edilen gelirden indirilebilmesi için, bu primlerin ücretin safi tutarının tespitinde ayrıca indirilmemiş olması gerekmektedir.

Gayrimenkul Sermaye İradı mükellefi şahıs sigorta primi ve bireysel emeklilik katkı payını indirim konusu yapabilir mi?

6327 sayılı Kanunun 8 inci  maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (1)  numaralı bendinde yapılan değişiklik uyarınca, 01/01/2013 tarihinden itibaren,  bireysel emeklilik dışında kalan şahıs sigortaları için ödenen primlerin beyan  edilen gelirin % 15’ine kadar olan kısmı yıllık olarak asgari ücretin yıllık  tutarını aşmaması koşuluyla matrahın tespitinde indirim konusu  yapılabilecektir. Beyan edilen gelir olarak, yıllık gelir vergisi  beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki  tutar esas alınacaktır.

Bireysel emeklilik sistemine  ödenen katkı payları hiçbir surette indirim konusu yapılmayacaktır.

Yıllık beyannamede matrahın  tespitinde dikkate alınacak sigorta primleri;

– Mükellefin şahsına, eşine ve  küçük çocuklarına ait birikim priminin alındığı hayat sigortalarına ödenen  primlerin %50’si ile,

– Ölüm, kaza, hastalık, sağlık,  engellilik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primlerinden,müteşekkildir.

Bireysel emeklilik pirimi ödemekteyim. 10 yıldan önce sistemden vazgeçerek paramı iade alırsam stopaja ( tevkifat ) tabi olur muyum?

Bakanlar Kurulunun 12/01/2009 tarihli ve 2009/14592 sayılı Kararnamesinin eki Kararda değişiklik yapan 6/9/2012 tarihli ve 2012/3571 sayılı Kararı ile söz konusu tevkifat oranları belirlenmiştir. Buna göre; bireysel emeklilik sisteminden; on yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.) üzerinden %15 oranında tevkifat uygulanır.

Bireysel emeklilik sisteminden elde edilen gelirler nasıl vergilendirilecektir?

6327 sayılı Kanunla değişik Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (16) numaralı bent hükmü uyarınca, emeklilik ve sigorta şirketleri, bireysel emeklilik sözleşmeleri dolayısıyla yaptıkları ödemelerde irat tutarları üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapmak durumundadır.
Bakanlar Kurulunun 12/01/2009 tarihli ve 2009/14592 sayılı Kararnamesinin eki Kararda değişiklik yapan 6/9/2012 tarihli ve 2012/3571 sayılı Kararı uyarınca, 29/8/2012 tarihinden itibaren yapılacak ödemeler için geçerli olmak üzere,
Bireysel emeklilik sisteminden;
a) On yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dâhil.) üzerinden %15,
b) On yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dâhil.) üzerinden %10,
c) Emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dâhil.) üzerinden %5,
oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır.
6327 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında yapılan ve 29/8/2012 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, tevkifata tabi irat tutarlarına herhangi bir istisna uygulanması söz konusu değildir.

Gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılacak prim ve katkı payları nasıl belgelendirilmektedir?

Gelir Vergisi Kanununun 63/3 ve 89/1 inci maddelerinde yer alan hükümler uyarınca şahıs sigortalarına ödenen primlerin, belirli şartlar çerçevesinde, gelir vergisi matrahının tespitinde indirimi mümkün bulunmakta olup, bu indirimin gerçekleştirilebilmesi için ödeme tutarı ile tarihinin belgelendirilmesi gerekmektedir.
Ödeme tutarı ve tarihinin aşağıdaki belgelerle tevsik edilebilmesi mümkündür;
1. Sigorta şirketlerince düzenlenen makbuzlar.
2. Ödeyenin adı ve soyadı, ödemenin ait olduğu dönem, ödenen prim tutarı, ödeme yapılansigorta şirketinin unvanı ve ödemenin türüne (Şahıs sigorta primi) ilişkin bilgilerin yer alması koşuluyla;
– Banka dekontları.
– Otomatik para çekme makinesi makbuzları.
– Kredi kartı ekstreleri.
– Posta çekleri.
3. Ayrıca, sigorta poliçesinin bir örneğinin işverene verilmesi halinde sigorta şirketlerince;
– Faks veya e-posta yoluyla katılımcılara gönderilen makbuz örnekleri.
– İnternet ortamında yapılan ödemelere ilişkin olarak bilgisayardan alınan çıktılar esas alınarak da indirim uygulanabilecektir.
4. Sigorta primini sigorta şirketine hizmet erbabı tarafından doğrudan ödenmeyip, işverenler aracılığıyla ödenmesi halinde (grup sigortası sözleşmesi);
– Sigorta poliçesi sözleşmesinin bir örneğinin işverende bulunması,
– Bu poliçe veya sözleşmede sigorta priminin ödeme dönemlerinin, ayrıca bu dönemler için ödenecek prim ve katkı payı tutarlarının belli edilmiş olması kaydıyla,
hizmet erbabı için işveren tarafından sigorta şirketine ödenen ve/veya hizmet erbabının ücretinden kesinti yapılmak suretiyle tahsil edilen sigorta primi her bir kişi için ayrıca yukarıda belirtilen belgeler aranmaksızın ücretin vergi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınabilecektir.

Primler hangi dönemde indirim konusu yapılabilecektir?

Yıllık beyannamede indirim konusu  yapılacak primlerin, beyannamenin ilgili olduğu dönem ile ilişkili olması ve  ödemenin bu dönem içerisinde yapılmış olması, ücretlere ilişkin indirimde ise  ücretin ilgili olduğu ay ile ilişkili olması ve en geç bu aylık dönem içinde  ödenmiş olması gerekmektedir.

Örneğin; gelir vergisi mükellefi  Bay (A), kendi adına 1 Temmuz 2014 – 31 Haziran 2015 dönemini kapsamak üzere  bir yıllık yaptırdığı ve bedelini peşin olarak ödediği sağlık sigortası  priminin; 6 aylık kısmını 2014 yılına, diğer 6 aylık kısmını da 2015 yılına  ilişkin olarak vereceği yıllık gelir vergisi beyannamesinde indirim konusu  yapacaktır.

Ücretlerini peşin alan  ücretlilerin, aylık dönemler itibariyle ödedikleri şahıs sigorta primleri,  ödeme belgesinin prim ve katkı payının ait olduğu ay içinde işverene ibraz  edilmesi koşuluyla, oransal ve mutlak sınırlamalar çerçevesinde izleyen aylara  (bir sonraki aya) ait ücretlerin vergi matrahının hesabında indirim olarak  dikkate alınabilecektir.

Yıllık beyannamede indirim konusu yapılamayan primlerin daha sonraki yıllarda indirim konusu yapılması mümkün müdür?

Yıllık beyannamede zarar beyanı  ya da oran ve tutar sınırlamaları dolayısıyla indirim konusu yapılamayan  primlerin daha sonraki yıllarda indirim konusu yapılması mümkün değildir. Aynı  şekilde ücretlilerin ödediği primin ilgili olduğu ayda indirilemeyen kısmı,  izleyen aylara ait ücretin matrahından indirilemeyecektir.

Geçmiş dönemlere yönelik yapılan (gecikmiş) ödemeler indirim konusu yapılabilir mi?

Gelir Vergisi Kanununun 63 ve 89 uncu  maddelerinde yapılmış olan düzenlemelere göre, ödenmemiş primler, sigorta  poliçesi bulunsa dahi indirim konusu yapılamamaktadır. Geçmiş dönemlere ilişkin  olarak yapılan prim ödemelerinin düzeltme yoluyla ödemenin ilgili olduğu  dönemin matrahının tespitinde indirim konusu yapılması da mümkün değildir.

İşverenler tarafından ücretliler adına ödenen şahıs sigorta primleri gider olarak indirim konusu yapılabilir mi?

İşverenlerce ödenen şahıs sigorta primleri, işle ilgili olarak ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen ücret kapsamında olduğundan, Gelir Vergisi Kanununun 40 ve 68 inci maddeleri çerçevesinde indirim konusu yapılabilecektir.

Vergiye tabi ücret matrahının tespitinde sigorta primleri hangi oranda dikkate alınır?

Vergiye tabi ücret matrahının  tespitinde dikkate alınacak sigorta primleri; sigortanın Türkiye’de kâin ve  merkezi Türkiye’de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde  akdedilmiş olması şartıyla;

– Ücretlinin şahsına, eşine ve  küçük çocuklarına ait birikim priminin alındığı hayat sigortası poliçeleri için  hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50’si ile,

– Ölüm, kaza, sağlık, hastalık,  engellilik, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri  için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin % 100’ünden,müteşekkildir.

İndirim konusu yapılacak prim tutarının tespitinde hangi ücretler esas alınmaktadır?

İndirim konusu yapılacak prim  tutarının tespitinde esas alınacak ücret, işveren tarafından çalışana hizmeti  karşılığında ödenen aylık (maaş), prim, ikramiye, sosyal yardımlar ve zamlar  gibi vergiye tabi sürekli nitelikteki ödemelerin brüt tutarlarının toplamı  olacaktır. Gider karşılığı olarak ödenen tutarlar (yapılan gerçek bir giderin  karşılığı olsun olmasın) dikkate alınmayacaktır.

 “Çocuk” veya “küçük çocuk” tabiri neyi ifade etmektedir?

“Çocuk” veya  “küçük çocuk” tabiri, mükellefle birlikte oturan veya mükellef  tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını  kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını veya  tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları, “eş” tabiri ise,  aralarında yasal evlilik bağı bulunan kişileri ifade eder.

Döner sermayeden alınan ek ödemeler indirim matrahının tespitinde dikkate alınır mı?

Döner sermayeden alınan ek ödemeler ile maaş ödemelerinin tek işverenden alınan ücret olarak değerlendirildiği durumlarda, Gelir Vergisi Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinin uygulamasında ek ödemeler de indirim matrahının tespitinde dikkate alınır.

Konut, taşıt ve tüketici gibi kredilerin kullanımı sırasında bu kredilere bağlı olarak ilgili bankalarca yapılan hayat sigortası poliçelerine ilişkin ödenen primler indirim olarak dikkate alınır mı?

Konut, taşıt ve tüketici gibi kredilerin kullanımı sırasında bu kredilere bağlı olarak ilgili bankalarca yapılan hayat sigortası poliçelerine ilişkin ödenen primler, Gelir Vergisi Kanununun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinin uygulamasında indirim olarak dikkate alınabilecektir.

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir